Adıyaman, Türkiye’nin güneydoğusunda gizemli bir tarih yolculuğuna çıkabileceğiniz eşsiz bir şehirdir. Bu tarihi yolculuğun en etkileyici duraklarından ikisi, Karakuş Tepesi ve Cendere Köprüsü’dür. Bu yazıda, zamanın adeta durduğu bu iki muazzam yapıyı samimi bir dille keşfedeceğiz.
Karakuş Tepesi: Tarihin Sessiz Tanığı
Adıyaman’ın zarif bir tepe üzerinde yükselen Karakuş Tepesi, adeta zamanın durduğu bir anıtsal mekandır. M.Ö. 1. yüzyılda inşa edilen bu etkileyici yapının, Roma döneminin görkemini yansıtan taş sütunları, tarih meraklılarının ilgisini çekerken, ziyaretçilere geçmişin derinliklerine dair sessiz bir sohbet sunar.
- Yükseklerdeki Anılar: Karakuş Tepesi, ihtişamlı üç taş sütunu ve tarihî kabartmaları ile göz kamaştırır. Bu sütunlar, dönemin mühendislik ve sanatsal anlayışını gözler önüne serer. Yüksek bir konumda yer alan bu yapının üzerine çıkıp etrafa bakıldığında, çevredeki doğal güzellikler ve tarihî kalıntılar, adeta geçmişten günümüze uzanan bir köprü oluşturur.
- Sakinlik ve Huzur: Karakuş Tepesi’nde geçirilen zaman, modern dünyanın gürültüsünden uzak, huzurlu ve sakin bir deneyim sunar. Bu yüksek noktadan manzaranın tadını çıkarmak, tarihî bir atmosferin içinde kaybolmak için mükemmel bir fırsattır.
Cendere Köprüsü: Roma Mühendisliğinin Efsunu
Cendere Köprüsü, Adıyaman’ın Cendere Çayı üzerindeki muazzam bir Roma yapısıdır. M.S. 256 yılında inşa edilen bu köprü, Roma döneminin mühendislik harikalarından biridir ve zamanın akışına meydan okurcasına ayakta kalmaktadır.
- Eşsiz Yapı: 120 metre uzunluğunda ve 7 metre genişliğindeki Cendere Köprüsü, antik dönemin mühendislik bilgisi ve estetik anlayışının harika bir örneğidir. Köprünün taşları, yüzyıllar boyunca birçok olayı ve değişimi sessizce izleyen bir tanık gibi durur.
- Tarihî Yolculuk: Cendere Köprüsü, Roma İmparatorluğu’nun Adıyaman’daki etkisini ve mühendislik başarısını temsil eder. Köprünün üzerinde yürümek, adeta tarihte bir yolculuğa çıkmak gibidir; eski taşların üzerinde adımlarınızı atarken geçmişin yankılarını hissetmek mümkündür.
Adıyaman’da Zamanın Durdurduğu Noktalar
Karakuş Tepesi ve Cendere Köprüsü, Adıyaman’ın zamanın derinliklerinde durduğu iki önemli noktadır. Bu yapılar, geçmişin izlerini günümüze taşıyan ve tarihî meraklıları ile gezginlere eşsiz bir deneyim sunan örneklerdir.
Sonuç
Adıyaman’ın tarihi zenginliklerini keşfetmek, Karakuş Tepesi ve Cendere Köprüsü gibi büyüleyici yapıları ziyaret etmekle başlar. Bu yapılar, zamanın durduğu ve geçmişin kendini hissettirdiği yerlerdir. Eğer Adıyaman’da tarihî bir keşif yapmak ve geçmişin derinliklerine dalmak isterseniz, bu iki muazzam yapıyı mutlaka ziyaret edin.
KARAKUŞ TUMULLUSU
Halk arasında Karakuş Tepesi diye geçen; Kommagene uygarlığının önemli bir TEMENOS’U . kutsal alanı ve Kommagene kraliçeleri Anıt Mezarıdır.. M.Ö.36-38 yılları arasında Kommagene Kralı ve aynı zamanda Antiochos Teos un oğlu ll.mithridates tarafından Annesi İsias için inşa edilmiştir. Anıt mezarın inşası devam ederken; Roma ve Persler arasındaki savaşta; Pers prensleri ile evli olan iki kız kardeşi ; Laodike ile Aka ve Aka’nin kızı Antiochis Romalılar tarafından öldürülür,Mithidates ll.para karşılığı üç prensesin cenazelerini alarak Annesi İsias ile birlikte Karakuş Tumullusune defin eder. Burası TEMENOS’tur..(Kutsal alan)..İlk yapıldığında; etrafı surlarla çevrilmiş, güneyde kartalın olduğu sütun, kuzey batıda Apollo Mitra ile tokalaşan ve arkasında Grekçe yazıt Mithidates ll.nin kabartması,Kuzey Doğuda Aslan ve boğa heykellerinin olduğu iki sütun mevcuttur.. Aslan yere düşmüş,kuzey batı terasa taşınmıştır.. Şimdiye kadar yapılan bütün jeofizik,jeoradar testlerden anlaşıldığı üzere MEZAR ODALARI OLDUĞU GİBİ DURMAKTADIR..Dokunulmamiştir. 2100 yıldır doğa ve insan tahribatına dayanan Karakuş Kraliçeler Anıt mezarı Turizmin ana güzergahında ve Nemrut Dağı Milli parkı başlangıç noktasıdır..
—————————————
CENDERE KÖPRÜSÜ SEPTİMUS SEVERUS KÖPRÜSÜ.. İlk Afrika Kökenli Roma imparatoru olan Septimus Severus tarafından M.S.ikinci yüzyılda inşa edilmiştir.. Askerlerin geçişi ve özellikle Meleti’ye hakim olan Hatti’lerle yapılan ticaretin Cendere vadisi üzerinden geçişin rahat sağlanması için inşa edilen Köprü; Septimus Severus un ailesi onuruna yapılmıştır.. 92 blok taşın üst üste konulması ile inşa edilen Köprünün güney girişindeki iki sütun; sağdaki Septimus Severus,soldaki Eşi Julia Domna, Kuzeyinde mevcut tek sütun büyük oğlu ve daha sonra Roma imparatoru olan Caracala onuruna dikilmiştir.. Caracala nın sütünü karşısında ve kaldırılmış sütun da Septimus un küçük oğlu Geta adına dikilmiş, daha sonra Caracala tarafından kaldırılmıştır.. Sütunlar depreme dayanıklı esneklik payına sahip, 5.95 metre yükseklikte,3.15 metre çapında 7 blok taşın üst üste konulması ile inşa edilmiştir.. köprü ana gövdesi 92 blok taşın birbirine bildirilmesi ile sağlam bir şekilde inşa edilmiştir.. Üç Roma imparatoru ve bir imparatoriçe onuruna inşa edilen Köprü yaklaşık 1900 yıldır hizmet vermektedir..1997 yılına kadar her türlü araç trafiğine açık olan ROMA -CENDERE köprüsü restorasyon görmüş, araç trafiğine kapatılmıştır.. Turizmin önemli bir kaynağı olan köprü Nemrut Dağı Tur güzergahı üzerinde ve milli parkı içindedir.
—————————————
Nemrut Dağı Anıtsal alanı Kommagene uygarlığının efsanevi kralı Antiochos Teos l tarafından inşa edilmiştir.. Antiochos (Teos dönemi M.Ö.69-38) Antiochos Teos Nemrut Dağı Anıtsal alanı inşa ederken şöyle diyor taşa işlediği kitabesinde “Ata hükümdarlığını devr aldığım zaman ülkem kommagene yi bütün tanrıların Anayurdu yaptım” diyor..2206 metre rakımda inşa ettiği anıtsal alana; Batı ve Doğunun -mezopotamyanin tanrılarını bir araya getirerek aynı galerilerde yer veriyor.. Doğu ve Batı’nın kullandığı Gücü sembolize eden Kartal ve Aslan ‘a galeride yer veriyor. Ataları ile gurur duyan Antiochos Teos Doğu ve Batı teraslarda Atalar Galerisine yer veriyor.. Kalıcı olmadığı bilinciyle Kendisi için Anıt mezar olarak; dağın tepesini keserek, Orta kısmına mezar odasını yerleştiriyor, büyük blok taşlardan teraslar oluşturarak 55 metre yüksekliğe kadar inşa ederek ve üstünü aynı yerdeki inşaattan çıkan küçük taşlarla örtüyor.. Doğu,Batı ve kuzey terasları olan Anıtsal alan ın Kuzey terası yalnız alana giriş ve adak kapısı olarak kullanılmış.. Şu ana kadar yapılan bütün jeofizik testlerde Antiochos Teos un anıt mezarı kapısının Doğu terasta kral Antiochos Teos un heykelinin bulunduğu hizada olduğudur.Bir kaç giriş için teşebbüs oldu isede başarılı olunmadi.. Antiochos Teos ” Tarih süreci içinde her kim buraya hakim olursa, barışı,huzuru ve eserlerimi korumakla yükümlüdür”diyor.. UNESCO Dünya kültür mirası, güneşle insanların buluştuğu Antiochos Teos un Nemrut Dağı Anıtsal alanı bugün bize emanettir.. korumak görevimizdir..
Kaynak: https://nemrutturlari.com.tr/